Kırıkkale 2053 Vizyonunda Aksaçlımız Volkan Öztürk, Gençlerimize Tecrübelerini Aktardı

Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Erol Yılmaz, “Bildiğimiz üzere üniversitelerin araştırma-geliştirme, eğitim-öğretim, uluslararasılaşma ve toplumsal fayda kavramlarıyla isimlendirilen dört temel fonksiyonu bulunuyor. Bunların başında hemen akla gelen ve belki de en çok üzerinde durulan, eğitim ve öğretim. Eğitim denildiğinde de aklımıza formal eğitim yani sadece sınıf ortamında verilen dersler, notlarla ölçülen başarılar geliyor. Oysa artık içinde yaşadığımız hızlı dünyada yalnızca diplomaların yeterli olmadığı hepimizin bildiği bir gerçek. Bu anlamda bir öğrencinin sahip olduğu diploma, asıl değerini katıldığı kurslar ve elde ettiği sertifikalar ile içerisinde yer aldığı çeşitli düzeylerdeki projelerle kıymet kazanır. Mezuniyet sonrası iş yaşamına hazırlanırken, işte bu birikim sizleri öne çıkarır. Bizler hocalarınız olarak bir tercihte bulunacağımız zaman bunu göz önünde bulundururuz. Örneğin; iki aday aynı bölümden, aynı not ortalamasıyla mezun olmuş olabilir. Ancak biri öğrencilik hayatı boyunca üç tane TÜBİTAK projesi yapmış, beş tane ÜNİDES projesinde yer almış. O aşamada “bir dakika, bu öğrenci proje yeteneğine sahip, bilgisini sahaya yansıtabilir” diyoruz. Çünkü üniversite yalnızca teorik bilgi aktarmaz, aynı zamanda bu bilgiyi sahaya yansıtabilme becerisi de kazandırır. Öte yandan, üniversitelerin önemli görevlerinden biri de, bulunduğu şehirle bütünleşmek ve topluma katkı sağlamaktır. Bizler de bu anlayışla, Üniversitemizi Kırıkkalemizle buluşturan birçok etkinlik gerçekleştirdik. Yükseköğretim Kurulu’nun aldığı karar doğrultusunda Üniversitemizde kurulan Bilim İletişimi Ofisi’nin koordinasyonunda, Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Birimi’nin desteğiyle her ay bir etkinlik düzenliyoruz. Bir etkinliğimizde Şahin Tatlı Hocamız, Karaahmetli köyünde köylülerimize ilaçsız tarım uygulamalarını anlattığı gibi köylülerimize faydalı böcek dağıttı. Bir diğer etkinliğimizde, Hüseyin Kâhya Parkı’nda halkımızla bir araya geldik. Genellikle orada istirahat eden emeklilerimize ve diğer katılımcılara, asrın felaketinde Üniversitemizi başarıyla temsil eden Prof. Dr. Orhan Doğan Hocamız, deprem ve depreme hazırlıklı olma konusunu günlük hayatta herkesin anlayabileceği bir dilde aktardı. Ayrıca, 15 Mart 2022’de Türkiye’de bir ilk olarak ‘Kırıkkale 2053 Arama Konferansı’ düzenledik. Bu konferansta şehirdeki tüm paydaşlar, sanayiciler, sivil ve askeri yöneticiler, emniyet bürokratları, sivil toplum temsilcileri, muhtarlarımız bir araya gelerek geleceğe dair vizyon geliştirdi.  Bir gün boyunca 35 farklı başlık altında, “2053 yılında dünya nerede olacak; Türkiye nerede olacak; Türkiye içinde Kırıkkale nerede olacak ve nerede olmalı?” sorularına cevap aradık. Bu çalışma, üniversite-şehir iş birliğinin en güzel örneklerinden biri oldu. O konferansın çıktılarından biri de, bugün yeni bir oturumunu gerçekleştireceğimiz ‘Geçmişimiz Geleceğimize Işık Tutuyor; Ak Saçlılarımız Gençlerle Buluşuyor’ etkinliği. Peki, bu etkinliklerin önemi ne? Devletin önemli kademelerinde görev yapmış veya serbest çalışma hayatı içerisinde uzun yıllar boyunca önemli deneyimler kazanmış tecrübeli büyüklerimiz, hayatları boyunca farklı alanlarda biriktirdikleri deneyimlerle öğrencilerimize ışık tutuyor. Gençlerimiz, bu tecrübeleri devralarak Yakın Geleceğin Büyük Türkiyesi'ni inşa edecek inşallah. Bugün aramızda çok kıymetli bir konuğumuz var. Üniversitemizin çekirdek kadrosunda yer alan ve Üniversitemize önemli katkıları olmuş, Kırıkkale Meslek Yüksekokulunda başarıyla görev yapmış bir büyüğümüz olan Sayın Volkan Öztürk Hocamız.  Kendisiyle çok uzun yıllar önce Türkiye Büyük Millet Meclisinde karşılaştım. Ben Kütüphane Müdürüydüm, Volkan Hocam da Bilgi İşlemi yönetiyordu. O gün bugündür çok şükür güzel bir kardeşliğimiz, güzel bir yol arkadaşlığımız var. Konuşmaya başlayınca alanında ne kadar uzman olduğunu göreceksiniz ama bana Volkan Öztürk’ü tek bir kavramla tanımlayın deseniz; bütün özelliklerini bir kenara bırakır, ‘çözüm odaklı adam’ derim. Çözüm odaklı olmak sıradan bir kavram değil. ‘Yönetici kimdir’  sorusunun cevabında bazı ölçütler sıralanır. Planlı olmak, karar vermek, cesur olmak vs. Onların tamamı ne için? Bir sorunu çözmek için. İşte çözüm odaklılık budur ve tam da bunun için çok önemlidir. Sadece sorunları görmek değil, aynı zamanda cesaretle çözüm üretmek gerektiği için önemlidir, çözüm odaklı yaklaşım. Bu bakış açısı hem devlet kurumlarında hem özel sektörde, hem de sizlerin gelecekte üstleneceği görevlerde çok kıymetli olacaktır.” dedi.

Ülkemizde havacılık alanında yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Mühendis Volkan Öztürk, “Kayseri Uçak Fabrikası'nda 1926-1942 yılları arasında 7 ayrı modelde 212 uçak üretildi. 1932 yılında Eskişehir Tayyare Tamir Fabrikası kuruldu. THK Etimesgut Uçak Fabrikası'nda 16 farklı tipte 216 uçak üretildi. Bu fabrika 1952 yılında ise MKE’ye (Makina ve Kimya Endüstrisi Anonim Şirketi) devredildi. 1945 yılında THK Gazi Uçak Motoru Fabrikası kuruldu. 1948-1949 yılları arasında burada ilk uçak motoru üretildi. 1952'de MKE'ye devredildi. 1947-1949 yıllarında Ankara Rüzgâr Tüneli kuruldu ve 1950'de kullanıma hazırdı. 2.Dünya Savaşı sonrasında ise 1946-1952 yılları arasında Amerika Birleşik Devletleri, 1905 uçağı Türkiye'ye satmaya ve hibe etmeye başladı. Uçak fabrikaları, hava ikmal-bakım merkezlerine dönüştürüldü.” şeklinde konuştu.